27 Mayıs 2014 Salı

Kayboluyorum.. -Jack

Farkına varmalıyım bazı şeylerin. Dertlerim var kendi içimde. Hepsinin geçmişle bağlantısı olan. Anımla alakalı olanlarda mevcut. Hepsinin geleceğimi mahvetmeme sebep olduğunun da farkındayım. İnsanlara ve kendime tahammülüm olmayışım bu yüzden..

Kendime gereken değeri vermeliyim. Çünkü artık insanların dertlerini dinlemekten fazlasıyla bıktım. Hal hatır sormayıp fikirimi almak içim mesaj atan insanlardan, bencillik yapıp direk kendi dertleri için beni arayanlardan, etrafa ölü kefal bakışlarla kendini acındırarak bakan insanlardan hele ki üst kattaki komşu kızından bıkmış durumdayım. Kızın yaşadıklarıyla anlattıkları alakasız. Serdar Ortaç şarkıları gibi. Bir şey anlatıyor ve  konunu başındaki kişi aslında o kişi değilmiş gibi. Konu çok anlamsız ama anlatması bi bütün. Götü başı ayrı oynuyor yaşadıklarının. ASıl önemli olan şey benim hala bunları bildiğim halde katlanıyor olmam.

Bazı şeyler oldu. Bazı şeyler yaptım. Hala daha yapıyorum. Yaşadığım kişilik karmaşası buna örnek. Umursamaz değilim. Otu boku her şeyi takıyorum kafaya.

Neyse durun konuya giriş yapayım artık çok fazla uzatmadan. Bir kısır döngünün içindeyim. Doktor'u , Ricky'i ve geçenlerde aileme açılmadan önce çıktığım kıza eşcinsel olduğumu söylediğim zamanı herşeyi biliyorsunuz.

Geçenlerde Gabile'de dolaşırken bilin bakalım kimi gördüm. 'Ricky'i . Kötü oldum mu tabi ki de hayır. Aklıma gelen tek şey Ricky'i unutturan Doktor ve Doktor'un verdiği acıyla eşcinsel olduğumu itiraf ettiğim eski kız arkadaşım. Konuyu Doktor'a bağladığımı düşünmeyin kesinlikle. Sorun benim bu kısır döngüyü tekrarlamak istemem. Tabi ki Ricky'e yazdım. O da tabi ki cevap vermedi. Sonra Doktor'a yazmak istedim. Ama fotoğraflarını görünce içim parçalandı. Oturup halime şükrettim. Ve kısır döngünün en günahsız ve temiz halkası olan kıza yazdım. Hatta buluştum. Üşüdüğü için hırkamı verip görümün donmasını sağladım. Otobüse bindirip evine yollarken sımsıkı sarılıp bi buse bile kondurdum. Bunları yaptım. Sonra üst kata komşunun kızına çıkıp onun götü başı oynayan olaylarını dinleyip içimi şişirdim. He birde deprem olduğu zaman berbat hayatıma ne kadar bağımlı olduğumu anlayıp ölmekten korktuğumu farkettim. Hatta o kadar kayboldum ki konuştuğum kıza iyi olup olmadığı anlamak için mesaj attım. Bütün gün konuştuk ve akşama doğru buluştuğumuz zaman çektiğim fotoğrafını kara kalem çizdim. He daha sonra Jill'i özlediğimi farkedip face de ekledim. Fotoğraflarına baktığım zaman bu kadar kaybolduğumu kabullenmeyip , özlemem için hiç bir sebep olmadığını düşündüm. Hatta şuan bunları yazarken bile ne kadar aptal olduğumu düşünüyorum ama bir yanda da kıza mesaj atıyorum.

Şaka gibi bi kızla konuşuyorum. Vicdan azabından falan değil. Eğere bitecekse bu kadar kötü bitmemeli hiç bir şey. Kızın hayatını mahvetmeye hakkım yok die düşünüyorum. Düzeltmeye çalışıyorum bazı şeyleri. Bisexuel olma ihtimalimi düşünüyorum. Ben size Ricky'i görmeden önceki gün eve birini attığımı ve sevgili olma yolunda ilerlediğimizi , daha sonr hiç bi heyecan duymadığım için soğuduğumdan bahsetmedim. Önemsiz de bi konu gerçi.

Yazacak daha çok şey var da sonuç olarak bok gibiyim ve bunun farkındayım. Kendimi daha çok bok gibi hissediyorum çünkü bu durumdan kurtulmak için çabalamıyorum. Biri beni durdursun....




20 Mayıs 2014 Salı

Bi Devir Daha Kapandı.. -Jack

Ne tuhaf şeyler oluyor hala. Başlamadan tamamen doktora dair yazdığımı  söyleyeyim. Son bu sefer. Çok ciddiyim anlayacaksın birazdan çünkü.

Ameliyat oldum. Doktorla birlikteyken ameliyat olacağım zaman bana bakacağını, iyileştireceğini o zamanlar hoşuma gidecek şeylerin şimdi ise çok cıvık bulduğum şeylerden bahsetmişti, konuşmuştuk aramızda. Burnumda kemik var ve onu alıp öpüp koklayacağını falan tövbe tövbe :))

Ayrıyız malum. Kaç ay oldu sayamadım artık. Ben yine onca anıya rağmen mesaj attım. Merakta vardı içimde. Gelse ne hissederim acaba diye. Çünkü takıntı olmuştu artık. Sevdiğimden bile emin olamadığım biri için bu kadar parçalamanın bi anlamı yoktu. Her neyse ameliyat olacağım günden bi gün önce mesaj attım. Konuşma aynen şöyle üç mesaj zaten.

'Merhaba. Uzun zamandır konuşmadık. Konuşacak bir şey yoktu çünkü. Neyse. Yarın ameliyat olacağım. Hatırlarsan konuşmuştuk bunları ya da hatırlamazsın sorun değil. Gelir misin bilmem ama ben yanımda olmanı istiyorum...'

'Yer ve zaman belirtirsen ziyaret etmeye çalışırım. İyi ve başarılı bir ameliyat olması dileklerimle..!

'Tophane'nin oradaki devlet hastanesi. Bütün gün hastanede olacağım yarın.'

Çok resmi . Bu mesajlaşmadan sonra kendimi parçalayana kadar ağlamam gerekiyordu. İlginç bi şekilde yattım uyudum. Ertesi sabah ameliyat için hastaneye gittim. Liseden bir arkadaşımda vardı çok samimi olduğum 'Jill değil'  ona verdim telefonu. Ararsa açsın falan diye. Ameliyata girmek de ayrı bi olay. Bi iğne yapıyorlar şeker gibi oluyorsun. Ota boka gülme durumları falan. Gerek yok gerçi ona da çünkü burnuna birşey takıyorlar zaten kopuyor filim :) Ameliyattan çıkarken Amy Winehouse ile seviştim deyip şarkılarını söylediğimi söylemek istiyorum. Bütün hastane beni dinledi. Bunu iyi ki hastaneden çıkarken söylediler bana .

Hasta ziyaretleri falan. Herkes geçti gitti. Akşama doğru duruldu ortalık. Bi mesaj geldi.

'Kaçıncı kattasın?'

Oda numarasını ve kat numarasını verdim. İki dakika sonra kapı çaldı. Biri girdi içeri ama ben doktor gelecek diye bekliyordum. O güzümde büyüttüğüm, ihtişamlı, herkesin kıskandığı hayatı yaşayan doktoru , aşık olduğun öküzü bekliyordum. Doktor girdi içeri aşık olduğum doktor değil. Dudakları uçuklamış, parmaklarının yanlarındaki etleri hep kopartmış, kanatmış, yara etmiş. Saç sakal birbirine karışmış. He birde gözlerinde gereksiz bi duygu vardı. Beti benzi atmış girdi içeri zaten. Elleri titreye titreye annemle tokalaştı.Yanıma sokuldu 'nasılsın?' dedi. Çok düşünmüştüm eğer bir gün bana gelip nasılsın die sorarsa ne cevap vereceğimi . 'Kötü olsam iyi olmam için bir şey yapacak mısın ki ? ' Diye soracaktım. Ama orada 'iyiyim' demek geldi içimden. Niye yüzüme bakamadığını merak ediyorum hala. Benim karşımda birisi bütün çıplaklığıyla dursa ağlasa, yalvarsa ya da başka şeyler yapsa doğal olan, bakardım herhalde. Ben mi yüzsüzüm o mu yüzsüz anlamadım.

Yunanistan'a gitmişti. Oradan magnet almıştı bana vermeyi unutmuştu birlikte olduğumuz zamanlar. Onu getirmiş. Verdi 'iyi olduğuna sevindim ' dedi ve gitti. İki dakika ya durdu ya durmadı.

İtiraf etmem gerekirse hiç kötü olmadım. Üzüldüm daha sonra , burukluk doldu içime ama bu tamamen kendimle alakalı. Çok acınası halde çıktı karşıma. Şaşırıyorum. O kada gözünde büyük gördüğüm tekme yediğim halde. Bu kadar kötü olmamalıydı herhalde.

Ben mi değiştim yoksa o mu çok perişan. Acaba burnum sarılı olduğu için kokusunu duyamadım ondan mı ? Bilmiyorum tam olarak. Tek bildiğim şey o gün yanıma gelen doktor değildi. İsteksiz geldi belkide. Belkide aman bilmiyorum vallahi. Asıl ilgilendiğim nokta, bir insan bir insanın herşeyiyken nasıl olurda bir süre sonra yabancı gelebilir. Nasıl bitip tükenecek bu durum diye merak eder ve bir anda geçer herşey. Hala şaşkınım. Oysa ayrıldığımız zamanlar bu anın çok provasını yapmıştım kafamda. Gelecekti, barışacaktık. O herşeyi düzeltecekti falan. Olmasını istediğim şeyleri düşünmüşüm o zaman demek ki.

Şimdi durup bakıyorum da bu olanlara. Her halde ileride özleyeceğim tek şey anılar ve eski ben. Doktor'u değilde  Doktorun yaşattırdıklarını özleyeceğim. Benim ona yaşattırdıklarımı özlemesini ya da özlememesini umursamadan.

Doktora dair son yazım bu. İyi ki zamanında 'bu devirde evlat acısı unutuluyor, seni de unuturum elbet' demişim. Gerçi o bana ' beni aklından çıkar ama kalbinin bi yerlerinde hala olayım' dese de üzgünüm. Belki de bundan dolayı içim buruk. Neyse daha fazla uzatmayayım isterseniz. Siz siz olun yaptığınız yanlışlar, yaptığınız doğrular hep kendi tarafınızdan yapılmış olsun. İleride kendi kaendinizi yeseniz bile bazı şeyler rayına oturuyor ve siz tek başınıza kaybetmiş ve tekrar güç toplamış oluyorsunuz. Kendi başınıza ayaklar üzerinde duruyorsunuz bu da olgunlaştırıyor sizi.

Bi devir daha kapandı. Rİcky, Doktor...

Sıradaki aşık olacağım gerizekalıya not; Rahatlık bana batmaya başladı. Üniversite sınavınıda boşladım, Gel de bi hayatımın içine et. Hırslanırım belki. Çok bekletme. Çabuk hevesim kaçıyor benim.....





                                                 Bu kadına ölürüm lagnnnnn bennnnn....