21 Aralık 2012 Cuma

Kıyamet bana erken koptu... -Jack....

Dünya tersine dönmüş olmalı....

Evrenin Jill ile geçtiği dalgaların hepsini bana sokmaya başladı.Yaşadığım en büyük ironiyi yaşadım.Bir önceki yazımda bahsettiğim gibi Rickyden bahsetmiştim.

Okuldaki gerizekalı arkadaşlarımın bana Ricky'i hatırlatmasından sonra ettiğim bir yemine karşılık Jill'in verdiği cevap sıçtı ağzıma.-Ricky'nin ölüsünü öpeyim ki...- diye başladığım cümleye Jill'in verdiği cevap bütün dünyamı kararttı. - Anca ölüsünü öpersin zaten..-

Ağzına sıçtığımın orospusu. Evrenin bunu hemen gerçekleştireceğini nereden bilebilirdim. Ölmedi..! Keşke ölseydi. Ölüsünü öpmedim ama kendisiyle ateşli bir sevişme geçirdim.  Hemde sevgilisiyle tuttuğu evde.. Malım biliyorum. Ama sadece konuşmak için gitmiştim.

Bir site var gay sohbet eşcinsel portalı 'GABİLE' eşcinseller çok iyi bilir. Bugün hiç giresim yoktu. Amacım sex falan değildi zaten. sohbet edecek birini bulurum  ve vakit geçer diye düşünmüştüm. Girmez olaydım. Yakışıklı_gay  diye bir nick ile konuşmaya başladım. O klavyeye basar parmağımı kopartsınlar.

Konuştuk ve cidden muhabbeti sağlam biriydi karşımdaki. İlerleyen dakikalarda kamera açmak istedi. Merakıma yenilip açtım. Zaten insanın başına ne geliyorsa ya meraktan yada yaraktan geliyor. Fakat bu yarak çok büyüktü. Kalbimi çok feci acıttı. Kamera açtık ve karşımda Ricky duruyordu. Neye uğradığımı şaşırdım ki mal gibi baktım adama. Kamerayı kapattım ve tekrar açtım yanlış gördüm zannedip.Bir anda her şeyi unuttum. Hayatımı karartmasını falan her şeyi. Yağ gibi eridim çok geçmeden..

Şaşkınlığım gittikten sonra konuştuk bayağı. Daha sonra vaktimin olup olmadığını sordu arkasından  - görüşelim mi?- dedi. Aylardır kolladığım fırsat ayağıma gelmişti. İşler hiç de öyle olmadı. Beni sevdiğinde çağırmıyordu. Azdığından çağırıyordu. Anlamam biraz güç oldu ama neyse...

Ev tutmuş evimin yakın yerlerinde. Çocuğu vardı ve  ev tutacak gücü de yoktu. Evine gittim. Ev o kadar güzel  yerleştirilmişti ki, bir kadın elinin yada bir gayin elinin değdiğini düşündüm. İçimde bir yandan da heyecan var. Bana hiç de kötü davranmıyordu. -Karnın aç mı? , Bir şey içer misin ?- gibi gibi... Bir sürü şey sordu.

Odunlar kralının mesajına cevap verdikten sonra oturdum koltuğa. Gözlüklerim kaba olmasından dolayı bana yakışmayacağını düşünme ititimalini düşünerek montumun cebine koydum. ( nasıl bir cümledir gtq bu .) Evdeki televizyonun altındaki rafta sevgilisiyle çekilmiş fotoğrafını farketmem güç oldu. Beynimden vurulmuşa döndüm. O evde işim yoktu benim.. Niye kendi salaklığıma yenilip gittim ki. Kendime kızdığım anda yanımda belirdi. 'Eve gelen sonunu bilir' Cümlesini hep hatırlamışımdır. Nitekim öyle oldu. Birden dudaklarıma yapıştı. O kadar severken dudaklarıma yapışmasına karşılık bir tepki veremedim. Saldım çayıra Mevlam kayıra hesabı...

Formundan hiç bir şey kaybetmediğine kanaat getirip ikimizinde pesitili çıkana kadar seviştikten sonra, konuşmaya başladı.

-Sevgilim var benim.Ben aramadan beni aramazsan sevinirim. ( Ben azdığım zaman seni çağırırım sevişiriz demek oluyor bu .) Hani birlikteyken takıldığın arkadaşların varya onlarla çok samimiyim artık selam söylemek ister misin ? Seni zaten sevgilimle tanıştıracağım, arkadaş olursunuz. Arada gelip gidersin.( Bu da bize gel arada sevişelim, heyecanlı oluyor sevgilimi seninle aldatmak gibi bir şey sanırım.)

Bunları dinlerken büyük bir şaşkınlıkla sevgilisi aradı.Cıvık cıvık konuşmalarına şahit oldum.
- Aşkımmmm. Nasılsın ?
-İyim bebeğim,akşam bana yemek yasanaaa .
-Tamam hayatım yeter ki sen iste. Ne pişireyim.
-İçinde sevgin olsun yeter.
-Seni seviyorum muahhhh

Emin olun sırf ben duyayım diye bağıra bağıra konuştu.İşini garantiye almak için geldi birde bana anlattı.

-Ay aşkım geliyor. Akşam yemek yapmalıymışım çok işim var puff..
Utanmasa bana yardım et diyecek geri zekalı.Derin bir nefes aldıktan sonra başladım konuşmaya.

-Hayatımı yeterince karartmıştın zaten böyle şeyler yapıp kendini yormana gerek yok. Ayrıca sevgilinle konuştukların sana kalsın. Hee bu arada sadece senin sevgilin yok. Şunu söylemeden edemeyeceğim. Ben senin onca cefanı, derdini, sıkıntını çekip bütün hayatımı sikip gitmene izin vermişken, senin sefanı kıymet bilmeyen bir gerizkalının sürmesi çok sinirimi bozuyor. Ayrı ev tutmak senin için böyük cesaret. Ailesi yok herhalde bu çocuğun, o çucuğun hayatını sikmek için beni mi kullanıyorsun anlamadım.Sakın şimdi bana açıklama yaparken 'onu çok seviyorummm' gibi yalanlar söyleme. Eğer sevseydin benim koynuma girmezdin. Benim de sevgilim olabilir , sevmiyor da olabilirim ama onu bu seni ilgilendirmez. Aylardır aklımdan çıkartamadığım adam bak harbi büyük şerefsizsin. Ben gidiyorum....

Konuşmamı yaptıktan sonra kapıyı çekip çıktım. Otobüs durağına giderken tam ağlayacağımı hissettim ki durdum kendimi toparladım yürümeye devam ettim. Arkamdan arabayla geliyordu. Beni dershaneye bırakmak istedi. Kabul etmeyince - beni de bir dinle ama ! - dedi. arabasına. bindim. Eski günlerdeki gibi dershaneye bıraktı.. Yine fenomen dinleyerek gittik. Hiç bir şey konuşmadı. Bende ne konuşacaksın diye sormadım. O sıra ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Arabadan indikten sonra gözlerim dolu dolu Jill'in yanına gittim. Anca ölüsünü öpersin dediğini hatırlatıp, ' Ricky'nin  her yerini öptüm oldu mu ? diyip kollarında ağladığımı hatırlıyorum.

 Şimdi ne mi olacak. Hiç bir şey. Yaşamaya devam edeceğim. Sadece biraz hüzünlü yaşarım. Bu devirde evlat acısı uınutuluyorken bir şerefsizin acısı ne ki.. En azından benim için tecrübe oldu. Ne mal olduğunu öğrendim. Kıyamet benim için biraz erken koptu ama olsun....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder